Haber

İran Dışişleri Bakanı Abdullahiyan, Çavuşoğlu ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuştu

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Buyruk Abdullahiyan, Türkiye ile terörle mücadelenin ve işbirliğinin üst düzeyde olduğunu belirterek, “Türkiye’nin güvenliğini İran’ın güvenliği olarak biliyoruz.” söz konusu.

Abdullahiyan, Bakanlıkta görüşmenin ardından düzenlediği ortak basın toplantısında Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüştü.

İran geçen hafta Fatima’nın doğum gününde kadınlar gününü kutladığını belirten Abdullahiyan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında İran ve Türkiye başta olmak üzere dünyadaki kadınların gününü kutladığını söyledi.

Abdullahiyan, 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerin ilk saatlerinden itibaren İran lideri Ayetullah Ali Hamaney ve İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin Türkiye ile işbirliği ve yardım konusunda net bir şekilde vurgulayarak direktifler verdiğini belirtti.

İran’da ilgili birimlerin deprem bölgesinde yer aldığına dikkati çeken Abdullahiyan, arama kurtarma, iskan ve diğer sağlık hizmetleri gibi yardımlarda çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi.

Türkiye’nin bu felaketteki acısını İran’ın acısı olarak gördüklerini vurgulayan Abdullahiyan, hayatını kaybedenlere rahmet, yaralılara acil şifalar, geride kalanlara sabır diledi.

“Bölgesel rekabet yerine ortaklık”

Çavuşoğlu ile ikili ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi konusunda görüşme fırsatı bulduklarına işaret eden Abdullahiyan, iki ülke arasındaki ticaret hacmini artırma konusunda her zamankinden daha fazla aşama kaydettiklerini ifade etti.

Bölgesel rekabetten çok katılımı önemsediklerinin altını çizen Abdullahiyan, iki ülkenin ortasındaki ulaşım koridorlarını önemsediklerini ve en değerli konulardan birinin çevre ve su olduğunu vurguladı.

Abdullahiyan, İran’ın batı bölgesindeki halkın Aras sularına ulaşmasının önemine dikkat çektiklerini ve bu konuda kurulan heyetler arasındaki iş birliğini artırmaya önem verdiklerini kaydetti.

“Türkiye’nin güvenliği, İran’ın güvenliği”

Terör konusuna da değindiklerini belirten Abdullahiyan, “Irak Kürdistan bölgesi kaynaklı terör ve Afganistan kaynaklı DEAŞ terörü ortak kaygılarımızdır. Ortada terörle mücadelede üst düzey bir güvenlik işbirliği var. İran olarak ülkelerin meşru müdafaasını uluslararası hukuk çerçevesinde yasal bir hak olarak değerlendiriyoruz.”Terörü hangi gruptan gelirse gelsin görüyoruz. Biz buna inanıyoruz. Doğru ya da kötü terör diye bir şey yoktur. Terör çok kötü bir olaydır. Türkiye’nin güvenliğini İran’ın güvenliği olarak biliyoruz.” dedi.

Abdullahiyan, Çavuşoğlu ile sınır ticareti konusunda da görüştüklerini belirterek, bu konuda henüz fazla ilerleme kaydedilmediğini, daha fazla genişleme ve ilerleme beklendiğini sözlerine ekledi.

Afganistan’da kapsayıcı hükümet çağrısı

Afganistan’da kurulması gereken kapsayıcı hükümette toplumu temsil eden grupların olması gerektiğinin altını çizen Abdullahiyan, “İran, Afganistan’ın kesintiye uğrayan devlet kurumlarıyla işbirliğini sürdürüyor. Onları resmen tanımıyoruz ama görüşmeye devam ediyoruz.

Kafkasya’daki krizi değerlendiren Abdullahiyan, “Bu krizin nedenlerinden biri de burada siyonist rejimin açılmasıdır. Siyonist rejimin bölgedeki varlığını bölge barış ve istikrarı için büyük bir tehdit olarak görüyoruz. Siyonistler nereye ayak basarsa bassınlar, sadece güvensizlik ve kriz yarattılar.İran, İsrail hepsine.” Siyonist rejimin davranışları konusunda çok dikkatli olmaları konusunda onları uyarıyor. Siyonist rejimin o bölgeye açılmasına izin vermesinler.” ifadelerini kullandı.

Filistin ve Kudüs meselesinin insanlar ve tüm Müslümanlar için dünyadaki en önemli meselelerden biri olduğunu vurgulayan Abdullahiyan, “Şu anda bölgedeki en büyük tehdit Siyonist rejim. Filistinlilerin hayatı çok zorlaştı. Dünyanın dikkatini Filistin meselesine vermesi lazım.” değerlendirmesini yaptı.

“Tahran ve Ankara arasında çok güçlü işbirliği”

İran’ın Türkiye ile ilişkilerinin kardeşlik ve komşuluk esasına dayandığını ve tek taraflı ambargoların bunu etkileyemeyeceğini vurgulayan Abdullahiyan, şöyle devam etti:

“Uluslararası çerçevenin ortasında Tahran ile Ankara arasında çok güçlü bir işbirliğimiz ve iki ülke halklarının çıkarlarına dayalı bir ilişkimiz var. Bugün ayrıca ekonomik, enerji ve transit, kültür ve turizm alanları Erdoğan’ın Tahran ziyareti iki ülke ilişkileri üzerinedir.Aslında çok değerli bir nokta teşkil etmektedir.Cumhurbaşkanı’nın Ankara ziyareti de yeni bir ilgi alanı başlatacaktır. Bugün ambargonun artık sertliği olmayan bir bıçağa ya da paslanmış ve yıpranmış bir silaha dönüştüğüne inanıyoruz.İki ülke ilişkileri ve çıkarları bizim için her zaman ön planda olacaktır.”

İran’ın Ankara ile Esad rejimi arasındaki ilişkilerin “doğal düzeyine” dönmesini güçlü bir şekilde desteklediklerini vurgulayan Abdullahiyan, “Suriye ve Türkiye, Batı Asya’da iki önemli ülkedir. Son ziyaretimde Mevlüt’e (Çavuşoğlu) da söylediğim gibi, İran, Türkiye ve Suriye’nin Batı Asya’daki iki önemli ülkesidir. bölgesel iş birliği ve iş birliğine kararlıdır.Tahran-Ankara işbirliği çerçevesinde Suriye ile Ankara arasındaki farklı bakış açılarını çözmek için üzerine düşen rolü üstlenmeye hazırdır.” sözlerini kullandı.

Abdullahiyan, önceki görüşmede varılan mutabakat neticesinde İran’ın Tahran, Moskova, Ankara ve Esad rejimi arasındaki dörtlü formata hazır olduğunu belirterek, İran, Türkiye ve Azerbaycan ile bu konuda bire bir görüşmelerde bulunduklarını ifade etti. üçlü format ve bire bir bakış açısına sahip oldukları. 3 Kafkasya meselesinin de ortak gündemlerinde olduğunu belirtti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu